Her iki bilimin de ana konusu insandır. Hem psikoloji hem de sosyoloji, insan davranışını temel alan bilim dallarıdır. Psikoloji, bireysel davranışlara dayalı olarak bireyin zihin ve ruhsal dünyasını incelerken; Sosyoloji, kitlesel davranışları ve bireylerin davranışlarından oluşan toplumsal olayları inceler.

Bilim ve sosyoloji arasındaki önemli farklardan biri, araştırmanın aynı yöntemleri kullanamamasıdır. Çünkü her iki konunun teknik özellikleri birbirinden farklıdır. Sosyoloji toplumsal yapıyı incelerken toplumu laboratuvara koymak mümkün değildir. Toplumsal yapı doğal olarak çok hızlı değiştiğinden, sosyolojik bilgiler doğa bilimlerinden elde edilen bilgiler kadar doğru olamaz.

Psikolojinin adli psikoloji, endüstri ve örgüt psikolojisi, gelişim psikolojisi, sosyal psikoloji, bilişsel psikoloji, deneysel psikoloji, spor psikolojisi gibi birçok alanı vardır ve dolayısıyla çalışma alanı çok geniştir. Mezun olduktan sonra psikologlar danışma merkezlerinde, okullarda, hastanelerde ve rehabilitasyon merkezlerinde çalışabilirler. Psikolog ve sosyologlar şirketlerin insan kaynakları departmanlarında, sivil toplum kuruluşlarında, araştırma enstitülerinde ve devlet dairelerinde görev alabilirler.

Bununla birlikte, sosyolojinin bir bilim olduğuna dair kanıtlar vardır. Sosyoloji, aşağıdaki özelliklere sahip olduğu sürece sosyal araştırmaya bilimsel bir yaklaşım olarak kabul edilebilir.

1. Değer Özgürlüğü: Sosyologlar, araştırmalarında kendi değer yargılarına ve tutumlarına müdahale etmemelidir.
2. Nesnellik: Sosyologlar her şeyi olduğu gibi açıklar. sen tarafsızsın
3. Sistematik araştırma yöntemlerinin uygulanması: Sosyolojik bilgi tesadüfen kazanılmaz
4. Bilginin kullanımı: Toplumdaki sosyolojik tanımlamalar sosyolojik bilgiye dayanmaktadır.
5. İzleme kapasitesi: Sosyolojik bilgi her zaman diğer sosyologların eleştirilerine açıktır.

__________________